Ergenlik, çocukluktan yetişkinliğe geçişin yaşandığı son derece önemli ve hassas bir dönemdir. Bu süreçte vücutta meydana gelen hormonal değişiklikler, fiziksel gelişme ve duygusal dalgalanmalar; gençlerin sosyal ve akademik hayatlarında çeşitli zorluklara neden olabilir. Özellikle okul başarısında yaşanan dalgalanmalar ve zaman zaman görülen düşüşler, ebeveynlerin ve öğretmenlerin en çok dikkatini çeken konulardan biridir.
Aşağıda, ergenlik döneminde yaşanan değişimlerin okul başarısını neden olumsuz yönde etkileyebileceğine ve bu süreçte aile ile eğitimcilerin neler yapabileceğine dair bazı başlıkları özetledik.
1. Hormonal Değişimlerin Etkisi
Ergenlik döneminde östrojen ve testosteron gibi cinsiyet hormonlarının seviyelerinde gözlemlenen artış, gençlerin duygusal durumlarında dalgalanmalara yol açar. Bu dalgalanmalar, motivasyon kaybı, konsantrasyon güçlüğü ve ani duygu değişimleri şeklinde okul performansına yansıyabilir. Uyku düzenindeki değişimler de ergenlik döneminde oldukça yaygındır ve yeterli uykuyu alamamak, zihinsel ve fiziksel olarak yorgun düşmeye sebep olabilir. Bu durum da gençlerin derslere odaklanmasını güçleştirir.
2. Kimlik Arayışı ve Sosyal Çevrenin Rolü
Ergenlik, bireyin kendini tanımaya ve kimliğini oluşturmaya çalıştığı bir süreçtir. Gençler bir yandan kendi iç dünyalarını anlamlandırmaya, diğer yandan sosyal çevrelerine uyum sağlamaya çalışırken zorlanabilirler. Arkadaş gruplarının etkisi, kabul görme ve popüler olma isteği gibi faktörler, önceliklerin değişmesine neden olabilir. Özellikle sosyal medyanın ve teknolojinin hayatımızın merkezine yerleşmesiyle birlikte, gençlerin dikkat ve zamanlarını ders çalışmalarından çok sosyal etkileşimlere kaydırmaları mümkündür. Bu da akademik performansı olumsuz etkileyebilir.
3. Duygusal Dalgalanmalar ve Stres Yönetimi
Ergenlik döneminde ani duygu patlamaları, öfke, kaygı veya üzüntü durumları sıkça görülebilir. Bu duygusal gelgitler, sınav kaygısını artırabilir ve derslere motive olmayı zorlaştırabilir. Aile ve öğretmenler, ergenlik dönemindeki bireylerin stres yönetimi becerilerini geliştirmesine destek olmalıdır. Örneğin, düzenli egzersiz, hobi edinme, sanat faaliyetlerine veya takım sporlarına katılma gibi yöntemler, stresin azaltılmasında etkili olabilir.
4. Bireysel Farklılıklar ve Öğrenme Stilleri
Her bireyin öğrenme hızı ve stili farklıdır. Ergenlik döneminde bu farklılıklar daha da belirgin hale gelebilir. Bazı gençler görsel veya işitsel olarak daha kolay öğrenirken, bazıları uygulamalı çalışmalarla başarı gösterir. Aileler ve eğitimciler, öğrencinin hangi öğrenme stiline daha yatkın olduğunu keşfetmeli ve onu destekleyici materyaller sunmalıdır. Böylece okul başarısını tekrar yükseltmek mümkün olabilir.
5. Akademik Hedeflerin Belirsizliği
Çocukluktan ergenliğe geçişte, geleceğe dair hedef ve planlar da şekillenmeye başlar. Ancak bu süreçte bazı gençler ne istediklerinden emin olmayabilir veya kendilerini yetersiz hissedebilir. Bu belirsizlik, ders çalışma motivasyonunun düşmesine yol açar. Öğretmenlerin ve ebeveynlerin, kariyer planlaması ve hedef belirleme konularında rehberlik etmesi, gençlerin hayata dair motivasyonlarını artıracaktır.
Ergenlikte Okul Başarısını Desteklemek İçin Öneriler
-
Açık İletişim Kurun: Ebeveynler, gençle duygularını ve düşüncelerini rahatça paylaşabilecekleri, yargılayıcı olmayan bir iletişim ortamı oluşturmalıdır. Sorunları saklamak yerine konuşarak çözmeye çalışmak hem güven duygusunu artırır hem de stres seviyelerini azaltır.
-
Uygun Ders Çalışma Ortamı ve Zaman Yönetimi: Gençlerin dikkatini dağıtmayacak, düzenli ve sessiz bir çalışma ortamı yaratmak çok önemlidir. Aynı zamanda, ders çalışma ve dinlenme zamanlarını planlayarak verimli bir program hazırlamak da akademik başarıya olumlu katkı sağlar.
-
Destekleyici Aktiviteler: Spor yapmak, müzikle ilgilenmek, resim çizmek gibi ilgi alanlarına yönelik aktiviteler, gençlerin ruh sağlığını destekler ve stresle başa çıkmalarına yardımcı olur. Bu aktiviteler, ders başarısını da dolaylı olarak olumlu etkiler.
-
Rehberlik ve Danışmanlık Hizmetleri: Okullardaki rehber öğretmenler veya profesyonel psikolojik danışmanlar, gençlere ergenlik döneminde yaşadıkları duygusal ve sosyal sorunlarda yardımcı olabilir. Uygun yönlendirmeler ve destek sayesinde, gençlerin motivasyonu artırılabilir ve akademik başarı korunabilir.
-
Kıyaslamalardan Kaçının: Ebeveynler, çocuklarını başka akranlarıyla kıyaslamaktan kaçınmalıdır. Bu durum ergenlerin özgüvenini zedeler ve daha fazla strese sokar. Bunun yerine, olumlu yönlerini ön plana çıkarmaya çalışmak ve küçük başarıları bile takdir etmek önemlidir.
-
Uzun Vadeli Planlama: Ergenlere geleceklerine dair yapıcı ve gerçekçi hedefler belirleme konusunda yardımcı olmak, ders çalışma motivasyonlarını artırabilir. Hedefleri somut ve ulaşılabilir parçalara bölerek ilerlemek, gençlere özgüven verecektir.
Sonuç
Ergenlik dönemindeki fiziksel, hormonal ve psikolojik değişimler, gençlerin akademik başarısını geçici olarak olumsuz etkileyebilir. Ancak bu süreci anlayışla karşılamak, gencin yaşadığı zorluklara destek olmak ve uygun yönlendirmelerde bulunmak oldukça önemlidir. Ebeveynler ile öğretmenler arasındaki işbirliği, açık iletişim ve duyarlı bir yaklaşım, ergenlik dönemini daha sağlıklı ve başarılı bir şekilde atlatmaya yardımcı olur. Unutmayın, ergenlik döneminde yaşanan inişli çıkışlı ruh hali ve dalgalanan notlar, doğru destek ve rehberlikle aşılabilecek geçici bir süreçtir.